Gazze’de topyekûn İsrail ablukası: ‘Kirli su artık karaborsada’
Hamas’ın silahlı kanadı Kassam Tugayları’nın ‘Aksa Tufanı’ saldırısının ardından İsrail’in ‘topyekûn abluka’ kararı Gazze’de yaşayan binlerce Filistinli temiz suya erişemiyor.
Bölgeden izlenimlerini BBC Arapça ile paylaşan Ethar Shalaby, Gazze’de insanların tankerlerden su alabilmek için sırada beklediğini, fazla seçim şansları olmadığını, satın aldıkları su güvenli olmasa da ellerinde olan tek imkanın bu olduğunu anlattı. Su almak için sıraya girenlerden 32 yaşındaki Filistinli Mahmud Abdül Hakim, “Başka seçeneğimiz olmadığı için kirli su içiyoruz. Bir varil suya 50 İsrail şekeli (12,5 dolar) ödüyoruz. Savaştan önce en kötü anlarda bile en fazla 20 şekel (5 dolar) ödüyorduk” dedi.
‘GİDELİM AMA NEREYE?’
“Kirli su artık karaborsada uçan fiyatlara satılıyor” sözleriyle bölgeden gözlemlerini aktaran Shalaby, “Mahmud ve ailesi, İsrail’in ağır hava saldırıları ve tahliye çağrısına karşın Gazze kentinde kalmaya karar verdi. Buradaki insanlara neden güneye taşınmadıkları sorulduğunda ortak bir hezeyan yankılanıyor” diyerek halkın hezeyanının şu soruda somutlaştığını yazdı: “Nereye gideceğiz ve ne yiyeceğiz?”
“İsrail ordusu şimdi de bu mahalleyi bombalayacakları konusunda uyarı yaptı” diyen Mahmud, evlerindeki muslukların videosunu da BBC ile paylaştı. Musluklardan bir damla bile su akmıyordu. Mahmud’un satın almayı başardığı 500 litre suyu 38 kişiyle paylaşacağını anlatan Shalaby, Gazze’den gözlemlerini şu sözlerle paylaştı:
“Ailesi sadece günün yalnızca belirli saatlerinde su içiyor ve sırayla yıkanıyor. Yemek pişirmek için neredeyse hiç suları yok. Gazze Şeridi’ndeki yerel halkın anlatımına göre Filistinliler kuyulardan su çekerek bu suyu tankerlere aktarıyor. Kamyonlar farklı mahallelere giderek bu suyu satıyor. Su sıkıntısı özellikle çocuklu ailelerin işini zorlaştırıyor.”
‘ÇOCUKLAR AÇLIKTAN ÖLÜYOR’
Bölgede yaşayan Nahed Abu Harbied de Gazze kentindeki bir mahalle olan Tal-al-Hava’da kız kardeşi ve yeğenleriyle birlikte yaşadığını anlatarak, “Çocuklar açlıktan ölüyor, ben de onlara patlamış mısır yapmak zorunda kalıyorum, çünkü elimizde kalan tek şey bu” dedi. Plastik bir kabı gösteren Nahed, kalan tek suyun bu olduğunu söyledi. Aile bir sonraki su kaynaklarının nereden geleceğini ise bilmiyordu.
İnsanlar kirli su içmek zorunda kalmanın yanı sıra çöken altyapı nedeniyle ciddi bir hastalık tehdidi ile karşı karşıya. Gazze’deki sağlık yetkilileri, sudaki kirlilik seviyesinin ‘çok yüksek’ olduğunu söyleyerek ‘ciddi bir salgın’ konusunda uyarıda bulundu. Gazze’de çalışan Doktor Rami El-Abadla, temiz suya erişilemeyen ilk hafta içinde çocuklarda çok sayıda ishal vakasının görüldüğünü, hijyen eksikliğinin, yerinden edilmiş kişiler arasında suçiçeği de dahil olmak üzere cilt hastalıklarına yol açtığını kaydetti.
‘KİRLİ SUYUN VARİLİNE 50 DOLAR ÖDÜYORUZ’
İsrail geçtiğimiz günlerde Gazze Şeridi’nin güney kesimine su verilmeye yeniden başlayacağını söylemişti. Han Yunus kentinin doğusunda, Bnei-Sahilah mülteci kampının önünde bir su dağıtım noktası açıldı. Ancak bölgede yaşayan bazı kişiler hiçbir şey alamadıklarını anlattı. Ailesiyle birlikte güneydeki Refah şehrine kaçan Filistinli anne Mouna Zaki de 10 gündür kendilerine su ulaşmadığını belirterek, “Kirli suyu, varil başına 200 şekel (50 dolar) ödeyerek satın alıyoruz” diye konuştu.
Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım Ajansı (UNRWA) Gazze Şeridi’nin güneyinde yalnızca bir su boru hattının yalnızca üç saat boyunca açık kaldığını ve bunun ‘Han Yunus nüfusunun yalnızca yarısına sınırlı su sağladığını’ aktarırken, isminin açıklanmasını istemeyen İsrailli bir yetkili, BBC’ye güneyde su tedarikinin yeniden başladığını savundu. Aynı İsrailli yetkili, “Gazze Şeridi’ndeki suyun çoğu yerel su pompalama tesislerinden geliyor” diyerek, “Jeneratörler var ama Hamas, yakıtı jeneratörlere su pompalamak için değil terör faaliyetlerinde kullanıyor” iddiasında bulundu. (DIŞ HABERLER)